Biz deli değil Öğretmeniz!

Biz deli değil Öğretmeniz!

ABONE OL
24 Kasım 2023 13:46
Biz deli değil Öğretmeniz!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

ÖNCE ÖZLÜK SAYIN BAKAN ÖNCE ÖZLÜK….Saygıdeğer meslektaşlarım, Kıymetli basın mensupları ve değerli vatandaşlarımız, Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle öncelikle Başöğretmenimiz M.Kemal ATATÜRK’ü ve görevi başında şehit olmuş öğretmenlerimizi saygıyla anar, tüm meslektaşlarımızın Öğretmenler Günü’nü en kalbi duygularla kutlarız. Bakanlığımız bugün öğretmen arkadaşlarımıza önlüklerini hediye etti. Tüm eğitim sorunlarını önlükle kapatacağını düşünmüş olacaklar ki bu güzel ve özel günde öğretmenlere önlüğü layık görmüşlerdir. Eğitimin ve öğretmenin dağ gibi sorunlarına merhem olmayı bırakın gün geçtikçe katlanarak artan sıkıntılar artık eğitim çalışanlarının canına tak etmiştir. Akşam evine giderken çocuk çocuğuyla birlikte yemekte neler yiyeceğini, çocuğuna nasıl harçlık vereceğini düşünen öğretmenlerle eğitim sisteminin sorunlarını nasıl çözeceksiniz? Ekim ayı verilerine göre 4 kişilik bir ailenin (açlık sınırı) tutarı 12.928 TL, yoksulluk sınırının da 44.573 TL olduğu göz önüne alındığında alım gücümü günden güne eriyip gitmekte, öğretmenler kredi kartlarının asgari ödeme tutarını dahi ödeyememektedir. Bu şekilde devam ettiği müddetçe (ailelerin parçalanması, intihar vakaları, borçlardan kaynaklı hukuki süreçler gibi olumsuz birçok durumla) karşı karşıya kalmamız işten bile değildir. Hala okullarımızda ücretli öğretmenler çalıştırılıp asgari ücretin altında maaşlara mahkûm edilmektedir ne kadar iyileştirme yapıyoruz dense de aldıkları maaşlar açlık sınırının dahi oldukça altındadır. Memurların vergi dilimleri yıllardır kanayan bir başka yaramız olarak tarihin derinliklerinde yerini muhafaza ediyor. Bir türlü memurların vergi dilimlerini %15 sabitlenmesini bırakın bu konuda yıllardır çalışma bile yapılmamıştır. Zaten zor şartlara yoksulluk sınırının altında maaş alan memur ve öğretmenler bu vergi dilimleriyle da mücadele etmek zorunda bırakılmıştır. Bu anlamda vergi dilimi zulmüne artık son verilmesi gerektiğini buradan bir kez daha ifade ediyoruz. Enflasyon farkına gelince devlet büyükleri fırsat buldukça ekranlarda ocak ayında memurlar şu kadar zam alacaklar deyip sürekli ileri tarihi işaret etmektedirler, halbuki enflasyon farkı zam olmayıp memurun eriyen maaşını düzeltme mantığıyla gerçekleşen bir uygulamadır. Kendi belirledikleri hedefleri tutturamayan siyasi yapı bu enflasyon farkını da zam verilecek deyip algı yapmaktadır. Lütfen artık gerçek rakamları açıklayın kamu yönetiminde her şey şeffaf olmalı tüm birimler hesap verebilir özelliğini korumalıdır. Ben yaptım oldu anlayışından tüm toplumsal kesimler bıktığı gibi memur ve öğretmenler de bıkmış, vatandaşımızın geleceğe yönelik hiçbir ümit ve beklentisi kalmamıştır. İnsan onuruna yakışır şekilde insanca yaşamak tüm vatandaşlarımızın en temel haklarından birini oluşturmaktır. Fakat hükümet ,memurları devletin sırtına yüklenmiş bir yük olarak görmekte ve bunu her fırsatta dile getirmektedir. Atama bekleyen yüzbinlerce öğretmen sürekli sosyal medyadan atama taleplerini gündeme getirirken iktidar bu talep ve isteklere karşılıksız kalmakta kulaklarının üzerine yatmaktadır. Seçim öncesi verilen hiçbir sözün eylem hali gerçekleştirilmemiştir. Gerçekleşmeyen bu sözler sırasıyla mülakat uygulaması kiCumhurbaşkanımızın seçimden sonra mülakat kaldırılacak sözüne rağmen Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf TEKİN, artık mülakatları mülakat gibi yapacağız demiştir. Yani sayın bakan şecaat arz ederken kıbti sirkatin söyler sözünün somut halini yansıtmıştır. Seçimden sonra kaldırılacak denilip kaldırılmayan bir diğer uygulama ise okul öncesi aidatları eski bakan kaldırdık demesine rağmen birkaç ay kaldırıldıktan sonra tekrar uygulamaya konulmuştur. Aynı şekilde okul öncesi eğitim kurumlarında ücretsiz yemek uygulamasına geçileceğini söyleyen eski milli eğitim bakanı, yeni bakanın görevi devralmasıyla unutulup gitmiştir. Vatandaşlarımızla dalga geçer gibi dün söylenen bugün unutulmuş, dün yenen yemek bugün karın ağrıtır olmuştur. Dün dündür bugün bugündür anlayışının tamamen yok olduğunu düşünürken farklı versiyonu ile karşı karşıya kalınmıştır. Yeni Türkiye denilen kavramın içi boşaltılarak aslında yeni diye pazarlanan şeyin eskiden bir farkının olmadığını bizlere bizzat yaşatarak öğretmiştir.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.