Dün ABD Merkez Bankası’nın (Fed) 25 baz puanlık faiz artırımına gitmesinin ardından bugün gözler Merkez Bankası’nın faiz kararına çevrilmişti. Merkez Bankası’ndan faizi sabit bırakması bekleniyordu.
TCMB, finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik, merkez bankaları tarafından geliştirilen destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretleri sürdüğüne dikkat çekti. Kurul, para politikası duruşunun, fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşünü savundu.
TCMB, faiz kararının ardından kararın gerekçesinde enflasyonu düşürmek için yürütülen çalışmaların ve Liralaşma Stratejisi’nin devam edeceğine karar verildiği paylaşıldı.
Merkez bankası, faiz kararının gerekçesini paylaştığı metinde kararın yeterli olduğuna vurgu yaparak, depremin etkisinden söz etti:
Uygulanan bütüncül politikaların desteğiyle enflasyonun seviyesinde ve eğiliminde iyileşmeler görülmeye başlanmakla birlikte, depremin yol açtığı arz-talep dengesizliklerinin enflasyon üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması deprem sonrasında daha da önemli hale gelmiştir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir. Kurul, para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşündedir. Depremin 2023 yılının ilk yarısındaki etkileri yakından takip edilecektir.
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. TCMB, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm unsurlarıyla uygulayacaktır. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.
GENEL
18 Ocak 2025GENEL
18 Ocak 2025GENEL
18 Ocak 2025EKONOMİ
18 Ocak 2025GÜNDEM
18 Ocak 2025GENEL
18 Ocak 2025GENEL
18 Ocak 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.